Layla London, o kusursuz vücuduyla sahneye adeta fırtına gibi girdi. Kalçaları balon gibi yuvarlak, göğüsleri iri ve sarkmadan dimdik duruyordu; Mike Adriano’nun gözleri tam bir av sırasında parladı. Sıcak çehresi ve keskin bakışlarıyla Layla, ortama hükmettiği her an hissettiriyordu amcığını ne kadar çıldırtmaya hazır olduğunu. Mike, sert ve acımasızca kalçasını kavrayıp o mükemmel bacağı arasına gömdü yaraklarını. İpler kopmak üzereydi, her hareketiyle Layla’nın kalçalarını avuçlarken amcığını dipte hissediyordu.
Layla’nın kalçasını öfkeyle itip çekiyor, sırtını kamburlaştıracak kadar derine sokuyordu; öyle bir dayama ki, “Delir şu an” diyordu adamın içinde. Her köklemede içindeki sıcaklığın arttığı belli oluyordu çünkü yüzündeki acımaya karışık haz ifadesi yalan söylemezdi. Büyük poposu sarsılarak ritme ayak uyduruyor, kocaman göğüsleri tıngırdıyor, saksoya dolanmış ısırık izleri bile heyecan verici bir görüntü oluşturuyordu. Mike sıkıca tuttuğu kalçalarını bırakmıyor, daha sert köklemeye başlıyordu; Layla da dizlerini bükerken “Daha hızlı, amına koyayım” diye haykırıyordu içine gelenin coşkusunu saklamadan.
Her iniltiyle birlikte amcıkta yankılanan şiddet arttı. Layla’nın ayyıldızı donuklaşırken adam onun sıcaklığında kayboldu; alt üst olmuş bedenlerine hakim olmak imkânsızdı artık. o meşhur ass parade sahnesinde Mike Adriano’nun yavaş yavaş hızlanışıyla birlikte patlama kaçınılmazdı. Sertçe vurulan son darbeyle Layla’nın deli gibi kasılan vulvasından taşan sıvılar yere damladı; adamın ağzından “Siktir git” küfrü yükseldi çılgın deliliğin tam ortasında. Böylece o büyük sikiş hem fiziksel hem ruhsal olarak tutku dolu bir anıya dönüştü; laylaylom yapmadan herkese aksettirdi laylaylomun en vahşi yanlarını!
