Madrid’in sıcak asfaltları altında Mia Hurley, çaresizce yol kenarında beklerken gözleriyle yakaladığı ilk fırsatta yaramazlığını ortaya koydu. Arabanın yanına yanaşan adamın sert bakışları altında titreyen bedenini gizleyemeyen Mia, kısa sürede oranın hâkimi olmaya niyetlenmişti. Öndeki koltukta otururken, gözlerini adamın devleşen yarakından alamıyor; dudaklarını ısırarak içindeki sapkın arzulara teslim oluyordu.
Adamın elinin sertçe kalçasına kaymasıyla başlayan oyun, Mia’nın amcığını kabarttı. Titrek nefeslerle yavaşça dizlerini açarken, adam yerinden kıpırdamadan o çirkef yaragı ağzının içine aldı. Dilini sertçe dolaştırıp salyasını sümürürken, Mia’nın boynu ve göğüsleri hareketle ritim tutuyor; her sakso çekişi onu daha da çıldırtıyordu. Adamın arka koltuğu tekmelediği gibi Mia’yla av tüfeği gibi oynaması, onun içindeki kirli fantazileri alevlendirdi.
Birden adam cebinden aldığı prezervatifi hızla açıp, arabanın kısıtlı alanında bile hiç acımadan kökleme işine koyuldu. Miyavlama sesi gibi çıkan inlemeleri arabanın camlarında yankılanırken, Mia’nın amcığı ona hapsetmişçesine sıkıyordu. Sertçe ilerleyen her hareketinde parçalanan tenleri arasında ateş yükseliyor; ağızdan çıkan küfürler ve nefeslerin karışımı onları bambaşka bir çıldırma noktasına sürüklüyordu.
Sert köklene dayanamayıp sonunda kendini bırakırken, bolca sıçan adam bu anı üstüne boca etti. Nefesi kesilircesine inleyen Mia, arabanın sınırlarında yaşadığı her anıyla sapkınca bağlandı bu geceye. İstekli, hırçın ve kontrolü tamamen kaybetmiş haldeydi; sanki Madrid’in sokakları sadece onların pisliklerine tanıklık edecekmiş gibiydi. Her saniyesiyle deli dolu bu sikinti anı artık arkasında kalmıştı; ama aklındaki tek şey tekrar tekrar o kaba dayamaların içinde kaybolmaktı.