Üstünü başını dağıtmadan önce sert sert bakışlarla adamın devasa yarığını süzüyordu. İçinde gizlenen kirli arzular, dudaklarının arasından çıkan inlemelerle dışa vuruyordu. O kadar keskin ve acımasız bir tercih ki; anal amcığını köklemek için beklenmedik bir öfke ve istek duyuyordu. İlk temas anında bile bedeninin direnç gösterdiği zorlamalar, içinde yanan ateşi daha da körüklüyordu. Kocaman karağı, dar amcığına her dalışında onu biraz daha parçalıyor, acı ile karışık hazdalga dalga yayıyordu.
Adam ise sabırsızca her hamlede dişlerini sıkarak, azgınlığını dizginlemeye çalışıyordu. Dizlerinin üzerinde kadının arkasında yükselirken, sert hareketler yapmaktan çekinmiyor; sanki içindeki vahşi hayvanı serbest bırakmış gibi kaba dayamalarla ona hükmediyordu. Kadının kıvrak vücudu, zoraki açılan çanağından köpük köpük sıvılar akarken, sertlikten titreyen amcığı gitgide yumuşamaya zorluyordu kendini. Her sikişinde ağızdan çıkanı yutuyor, nefes nefese kalıyordu.
“Daha derine… Amcığını parçalayacağım,” dedi adam, sesi boğulmuş ve tokalaştırılmıştı adeta. Geri adım atılacak hiç yer yoktu artık bu sakso seansında. Kadın ise gözleri dolu dolu, hem acıyla hem zevkten inliyor; bedeninin en mahrem yerinden gelen tuhaf bir mutlulukla savaş veriyordu.
Kökleme hızlandıkça bedenin kasları da geriliyor, sıkıntılı iniltiler arasında “Daha…” diye yalvarmaya başlıyordu kadın. Adam bunu fırsat bilip gözü kara sokmalarına devam ediyor; her dayamada kadının dize geldiği noktayı izliyordu zevkle. Nihayet amcığından gelen son çığlıklar ve boşalma damlalarıyla beraber ikisi de yere yığıldı; tatminin ve yorgunluğun aynı anda bastırdığı o anlarda terle kaplı bedenler birbirine yapışıyordu.
Hiçbir sözün anlam bulmadığı bu kaba anal sikme işi bitmişti ama kalan izler yıllarca unutulmayacak kadar derindi. Sertlikten ödün vermeden, kadın da adam da çılgınca doyuma varmıştı o gece.
