Öncelikle, o deli dolu PAWG kadın, karanlık odada bembeyaz masasına oturmuş, kıvrımlı kalçalarını hafifçe oynatarak oraya buraya bakıyordu. Siyah adamın kaslı vücudu ona doğru yaklaştığında havadaki gerginlik aniden yoğunlaştı; gözler birbirine kenetlendiği anda dildeki sertlik ve ağızda yayılan acı tat hissedilir gibiydi. Yarağını bir an olsun esirgemeden çıkarıp kadının yuvasına dayadı önce yavaşça, yumuşak bir girizgahla amcığını sıcaklığa alıştırırken, kadın da dizlerini açıp belağını sergiliyordu.
Onun üstüne çökerek gövdesini bastırdı kadının bedenine. Dudağından çıkan sert nefesler, boğazından yükselen ıslık gibi seslerle birleşip odanın içinde yankılanıyordu. Yürek atışları hızlandı, her sikinin ritmiyle kadın derin derin inletiyor, amcığına saplanan kara boklul şişeyi unutup sadece iri yarağın içini doldurmasına kendini bırakıyordu. Kadın amcığını yalayıp sakso yaparken erkek de kadının boğazına kadar yutuyordu sarkıntılı yarakını.
Kadının kıvrılan beliyle adamın sert elleri arasındaki mücadele şiddetlenirken her girişte ağızlarından homurtular yükseliyordu. Azgınlık tavan yapmıştı; adam onu böyle yatırmış belden sırtına doğru yüksek hızla köklüyor, sertçe amıcığa vuruyor, kadını delirtiyordu. Kadın hiçbir şey istemeden sadece copunu iyice içine çekmiş bu kara tane yarak tarafından götürülüyordu cennetle cehennem arasında. İpler kopuyor ruhlar bedenlere karışıyordu resmen.
Sonunda azgınlık doruk noktasına ulaştığında adam bütün gücüyle yaraklarını dibine kadar bastırdı, kadın ise kahkahalar ve acı bir inleme arasında bütün bedenini titrettiği o an geldiğinde küt diye kendini boşalttı. Amcığındaki sulu tat karnında dalga dalga yayıldı; aynı anda adamın suratından fışkıran sıvılar kadının göğüslerine döküldü. Nefes nefese kalan çift birbirlerine sıkıca sarılıp yeni bir delilik için ara vermeden sabırsızlanıyordu artık.
