Asyalı iki ateşli lezbiyen birbirini parmaklayıp yalıyor

0 views
|

Mai Thai, incecik vücuduyla adeta doğanın en vahşi oyuncağı gibiydi. Asyalı o ateşli hatunla aralarındaki hava, ilk bakışta bile alevlenmişti. Derin ve keskin bakışlar, kelimelerden önceydi; elleri hafifçe geziniyor, parmak uçları tenlere değdikçe gerilim yükseliyordu. İkisi de birbirinin amcığını keşfetmek için sabırsızlanıyordu, o çıplak bedenler arasında yarakların uyanışı adeta kıvılcımı çakıyordu.

Mai Thai’nin dilinde acımasız bir oyun vardı; sakso yaparken dudaklarını sıkıca kapıyor, avuçlarıyla göğüslerini sıkarak kendini tamamen kaptırıyordu bu hararetli dansa. Asyalı folloş ise inatçıydı, azgınca mai’nin amını diline doluyor, her hareketinde onu eritircesine içine alıyordu. Parmaklarını derinlere sokup amcığa dokunduğunda ikisinin de nefesi kesiliyordu; o yoğun ıslaklık içinde sapına kadar köklemeye hazırdı Mai Thai.

Hırçınca yanağından tutup boynuna dişlerini geçirdiği an, jade tenlerin üstünde kırmızı izler beliriyor; sanki savaş alanında pençelerini bırakıyormuş gibi. İki kadın da birbirini parçalarcasına sokuşmaya devam etti; yanağın ardından gelen sert dayama ve hızlı öpüşmelerle aralarındaki bağ daha da yakıcı hale geldi. Azgın nefesler arasında “Kökle beni” diye fısıldayan Mai Thai’nin sesi titriyordu ama arzusu kesin ve netti.

İkisinin de vücudu terden parlarken, Mai Thai sonunda asyalının kalçasını sıkarak üzerine doğru atıldı ve tüm gücüyle içeriye girdi. Amcıktan derinlere koşan yarak, her hareketiyle kadının bedeninde yangınlar çıkarıyor; diller birbirine dolaşıyor, eller saçlarda hırçınca çekiştirirken gözlerde patlamaya hazır volkanlar vardı. Bu dayanılmaz basışma giderek büyüyor; iki kadın da neredeyse delirmişçesine takılıyorlardı birbirlerine.

Son istekleri sadece ortak doruk olabilmekti. Sıkı sıkıya sarılmışken nihayet o an geldi; amcığın dibinde biriken sıvılarla beraber ikisi de patlama noktasına ulaştı. Yarağını derinden çekip amcığına akıtmakla kalmadı Mai Thai; aynı zamanda son bir kez yüksek sesle inilterek asyalının kulaklarını çınlattı. O an hem bedenler hem ruhlar çözüldü; tadına doyulmaz bir tahrik cehennemi başlamıştı ve bu cehennemden kurtuluş yoktu artık.