Üzerinde bronzluğun verdiği ışıltıyla parlayan genç Kate, sıcaktan kızarmış teniyle arzunun tam ortasındaydı. Gözleri kıvrak, dudakları hafif aralıktı; içindeki coşku patlamak üzereydi. Tedirgin bir çekingenlikle başladı ama bedeninin derinliklerinde yankılanan o acımasız istek, kontrolü tamamen ele geçirmişti çoktan. Kate’in küçük göğüsleri hafifçe titriyor, parmakları karnında dolaşıyor, o anın büyüsüne kapılmıştı.
Elle tutulur bir aciliyetle yavaş yavaş kendini açmaya başladı; tırnaklarını nazikçe ama kararlı biçimde amcığının kenarlarına bastırıyor, üzerine yayılıyordu ihtirasla. Kaşlarının arasındaki çatık çizgiler arzunun hükmünü gösteriyordu. Bir süre sonra ise artık sözün bittiği yer geldi çattı; genç bedeninin en mahrem köşesine sertçe elini daldırıp amcığını genişletmeye koyuldu, gözlerindeki ateşle birlikte nefesi hızlandı. Ağzını aralayıp çıkardığı boğuk inlemelerle beraber kendi saksoyu çekiştirmeye başladı.
Her hareketi daha da agresifleşiyor, kendi sınırlarını zorlarken kalçalarını ritmik olarak yukarı aşağı sallıyordu; istediği tek şey vardı: yoğun bir şekilde sikilmek. Parmağıyla oyununu şiddetlendirirken artık dayanılmaz seviyeye geldiğinde cezbeli iniltilerle bacaklarını açtı ve kendini sertliğe teslim etmeye hazır hale getirdi. Genç Kate’in vücudu kasılıyor, her zerresi sıvılarla ıslanırken amcığında hissettiği yanma ve dolgunluk içgüdülerini körüklüyordu.
Sonunda durmadı; kendi yarak tabancasını sıkıca tutup defalarca hızlı hızlı içine sokmaya başladı. Yumuşacık amcığında art arda inip çıkıyor, hırıltılı seslerle “Daha! Daha!” diye bağırıyordu sanki o an dünyanın tek kadını oydu. Diri kasları ve nemli teni arasında kopan bu vahşi dansta yoğun bir orgazm dalgası sessizliği yırttı; vücudunu sarsan titreşimlerle kendinden geçti genç Kate ve sonunda köpüren beyaz sıvısını havaya püskürterek fırladı dışarıya.
Nefes nefese kalmıştı ama yüzündeki tatmin ifadesi bütün o yasak isteklerin baştan çıkarıcı kanıtıydı. Kirli elleriyle saçlarını dağıtarak sarkıntılıkla güldü ve yeniden aynı dürtülerle dolup taştı; o an sadece deli gibi sikilmeyi düşlüyordu, kaçamayacağı bir arzunun içinde kaybolmuştu tamamen.