Brooke, yüzünde masum bir ifade ve içine sığmayan bir heyecanla odaya adım attı. Sıcacık teni hafif terlemiş, dudakları hafif aralıktı; içinde büyüyen istekyi saklayamıyordu artık. Yavaşça sırtını dayadı yatak başlığına, göğüslerindeki sertleşme ellerinin altında belirginleşiyordu. O anda içerideki hava değişti; Brooke’un amcığına dokunacağım diye sabırsızlandığım anların kokusu etrafı sardı.
Parmaklarım yavaşça onun amına doğru kaydıktan sonra, hiç acele etmeden, tadını çıkarırmış gibi nazikçe soktum. İçerisi sıkıydı, daracık ve ısısını hissettiriyordu her hareketimde. Brooke ufak ufak inlemeye başladı, ben ise onu daha fazla deli edip içinden geldiği gibi keskin bir kökleme istedim. Parmaklarımı çıkartıp elimi kenara bırakırken içimdeki asağı bastırmak zordu; tam da o an kalın yarakımı çekip onun pisliğe aç amcığını yerleştirdim.
Yavaş yavaş girişi derinleştirdim; o dar deliğini tırmalarken karşılığında benim yaragımı içine çekişi müthiş zevk veriyordu. Brooke bütün gücüyle kendini bana bıraktı, bedenini yukarı aşağı titreterek inliyordu; “Dayanılmaz” kelimesi bu an için yaratılmıştı sanki. Kökümü giderek sertleştirip içine daha derine girdim, her itişte onun amcığı beni emiyor, sıkıca sardıkça nefeslerimiz düzensizleşiyordu.
Sonra hızımı artırdım, ağzımdan çıkan keskin nefesi yanağına üflerken bir yandan da onun sıcak amını zorlayarak kızdırdım. Çığlıkları odanın dört yanına yayıldı, kalçamla birlikte ona hükmederken omuzları titriyor, avuçlarımda terleyen vücudu çaresizce bana teslim oluyordu. Artık dayanacak hali kalmamıştı ikimizin de…
Son darbeyi indirirken onun bağırışlarıyla coşup içime sıcak sıvımı boşaltmak alevlerin üstüne benzin dökmek gibiydi; Brooke’un kararmış teninde ıslak izler bıraktım. Yarası kabuğunu kırmış gibiydi; şimdi tamamen benim kölem olmuştu o daracık delik… Sesimiz karıştı birbirine, kirli arzularımızla dolu bu gecede hiçbir sınır kalmadı sonunda.