Önünde diz çökmüş, gözleri parlayan folloş, doğum günü sürprizi diye açılan kapıdan içeri dalan adamın kara gözlerine teslim olmuştu. Kadının dudakları ıslaktı, nefesi kesik kesikti; o an aralarındaki gerilim havada asılı kalmıştı. Erkek, aceleci ve acımasızdı; eli kadının saçlarına sıkıca dolanırken sarkık yaraklarını hızla çıkarıp boynuna dayadı. Kadının ağzına bastırdığı sert yığılan egzos dumanı gibi sert sakso, boğazına kadar indi. Havalandırılmış amcığını yalayıp yutarken yüzündeki istek kıvılcımları daha da alevlendi.
Her çekişinde kadının amcığını dibine kadar esnetiyordu adam; boğazından çıkan hırıltılar hamuru yoğuran bir fırıncı gibiydi. Yavaş yavaş erkek yükseldi, öyle hızlı kükremelere başladı ki kadın neredeyse dayanamayacaktı ama aynı zamanda deli gibi ister hale gelmişti. “Dayamaya hazır ol” dedi adam soğuk bir nefesle—kadın anladı işin cılkını çıkartmaya kararlı olduğunu.
Kadın diz üstü kalktı ve sırtını duvara yaslayarak bacaklarını açtı; adam sinirli sinirli yarak gövdesini kadının sırtına dayadıktan sonra delip geçercesine içeri girmeye başladı. Kadının amcığı ilk kere böyle acıya şahit oluyordu ama her bir sikmenin ritmi içinde yeni bir zevk noktası yaratıyordu. Aceleci saldırgan hareketlerle kadını havalara uçurdu, her darbesi daha derinden hissediliyordu. Kadın inlemelerini bastırmaya çalışsa da boğazından zorla çıkan sesler odanın köşelerine çarpıyordu.
Sikmenin hızı ve şiddeti artmaya devam ettiğinde kadın dizlerini kırıp yere oturmak zorunda kaldı; erkek ise üstüne çöreklenip bütün gücüyle içinde gidip gelmeye devam etti. Amcığın en hassas yerleri didik didik edildiğinde kadın adeta çıldırmış gibiydi: “Daha sert… daha hızlı…” diye bağırıyordu çaresizce. Adam bunun üzerine son bir hamle yaptı, yukarı aşağı vurmalarını artırdıktan sonra amcığından yoğun bir sıvı boşalttı; o an kadının yüzüne ve göğsüne yayılan sıcaklık hepsinden güçlüydü.
İnleyen kadın bitkin ama tatmin olmuş tavrıyla adamın kollarında erirken, ikisi de bu deli dolu sikişten kalan izlerin farkındaydı: Kirli, vahşi ve tam anlamıyla doyumsuzdu gece…