Sakallı genç öğrenci, sınıfın köşesine sıkışmış halde, gözlerinde hem heyecan hem de utanç karışımı bir parıltı var. Karşısında, üzerindeki sıkı siyah örtüsüyle, iri göğüsleri burnuna kadar gelen o İslam hanımı duruyor; hijabı altında sakladığı şehvetiyle, ona dokunmayı istiyor. İlk adımı o atıyor, soğuk sınıf havasını ısıtan parmak uçlarıyla genç adamın boynundan tutup yüzünü kendine çeviriyor. Dudakları hafif aralık, nefesi sıcak… “Bugün ders biraz farklı olacak,” diyor alçak sesle, amcığını çıldırtacak kadar güçlü.
Genç öğrencinin canlarını yakan heyecanla kalbi hızlı hızlı atarken, hoca ellerini önlüğünün düğmelerine götürüyor. Parçalanan kumaş arasında kocaman göğüsler ortaya çıkıyor; sarkık memeler avuçlarına yerleşince her ikisi de nefessiz kalıyor. Hanım öğreten değil, bilen biri; sertçe bastırdığı elleriyle gencin sırtından aşağı kaydırıp poposunu yakalıyor ve yavaş ama emin hareketlerle aşağı doğru iniyor. Genç adam öne doğru eğilirken hoca aniden onu duvara dayıyor, eteği yukarı kıvrılıyor ve iri amcığını çıkarıp honozun arasına yerleştiriyor.
Gürültü yok sadece boğuk iniltiler… Sıkı sakso genç adamın içinden girince bedenler birbirine yapışıyor; büyük göğüsler göğe kalkarken hoca her seferinde derin bir “haaam” çekiyor. Dayaması sert ve acımasızca ilerliyor; ten tene sürtünme sesi duyuluyor dört duvarda yankılanan. Öğrencinin nefesi kesiliyor ama gözleri parlıyor; ilk kez böyle bir kökleme yaşıyor. Hoca büyüyor bu oyunda; amcığını daha da derine sokuyor yüzünü ensesine bastırarak.
Kavga gibi değil bu sevişme; açgözlü bir istekle dolduruyor her harfi sessizce geceye kazınıyor. “Al bakalım…” diyor öğreten kadın ve son kez en sert şekilde koparıyor genci üstüne bükülmüş biçimde. İniltisi yükselirken çift beraber patlıyorlar; genç adamın içinde sirkülasyon hızlanırken kadın göğüslerini yumrukluyor ağzından kaçan çığlıklarla birlikte. Amcık tamamen dolu, kabarık dudaklardan ağır ağır çekilerek ayrılırken kalan ısı odada asılı kalıyor uzun süre…