Hadley Viscara, sarışın ve iri göğüsleriyle adeta çağırıyordu. Üvey kardeşinin bakışları üzerinde gezindiğinde içindeki ateş yavaş yavaş alevlendi. Odaya yayılan gerilim, elle tutulur gibiydi; Hadley’nin dudakları hafifçe aralanırken amcığının ıslaklığı parmak uçlarına kadar yayılıyordu. Kardeşi yere oturduğunda, Hadley dizlerinin üstüne geldi ve orospu gibi ağzını onun kocaman yalağına götürdü. Sakso ile oynamaya başladığında, sertleşen yarak dalgalar halinde dalgalanıp ağzına doğru küçüldü.
Gözlerini kırpmadan dayadı kendini, her folloş hareketinde kardeşinin kasları geriliyor, köklemesi daha da derinleşiyordu. Amcığı dudaklarından sarkarken yavaş yavaş içine çekip bırakıyor, sıcak dilini her yerinde gezdiriyordu. Yarağının sertliği boğazında inledikçe boynunu daha fazla yaklaştırdı; bu sefer daha agresif bir giriş yaptı, hortum gibi sarkıtıp dibine kadar soktu. Sesler yükseliyor, nefesler kesiliyor; Hadley’nin amı tam bir kutsal tapınak gibiydi artık onun için.
Kardeşi elini saçlarından kavrayıp başını ritmik şekilde sallattı; daha derin köklemelerle ameğini kızın yutkunmalarına karıştı. Hadley’nin büyük memeleri dans ediyor, omuzları titriyor; her sakso çekişiyle dillerinin birbirine dolanması iğrenç ama büyüleyiciydi. Kız deli gibi emiyor, hırıltılarla inliyordu; bu deli sapık sikişte ilk defa bu kadar yerinden çıkmıştı.
Son darbeyi vurduğunda kardeşinin kabağın içine boşaltması gecikmedi; amcığına sıktığı sıcak zehri neredeyse boğulacakmışçasına içine çekti, gözleri yaşardı ama vazgeçmedi. Yumuşayan yarak hâlâ ağzındaydı; son bir kez çekerken göğüslerini gerginleştirdi ve sapığını sonuna kadar içine doldurdu. Amacına ulaşmanın verdiği kirli hazla kafasını kaldırdı ve utangaç ama meydan okurcasına gülümsedi: Bu gece onların gecesiydi!