Olgun milf kendi keyfi için POV’dan siki kaptırıyor

0 views
|

Kırmış sertçe odaya hakim olan sessizliği, yaşının verdiği tecrübe ve açlığın birleşimiyle. Kadının gözlerindeki ateş, yılların birikmiş fantezisini kusmaya hazırdı; misafirinin ise çakmak alevi gibi ani, vahşi bir arzuyla yanıyordu amcığını hissetmeye. İlk hamle, elinin kayışıyla başladı; parmakları yaramazca kıvrılıyor, yalancının teninde iz bırakacak şekilde dolaşıyordu. Boğazına kadar dolanmış o sıcak nefesin ritmi hızlanırken, adam nefessiz kalmayı göze alıyordu bile.

Kadının dudağı kıvrılmış, alt dudağını ısırıyordu—bir uyarı mıydı yoksa meydan okuma mı? Yavaş yavaş çözülen düğmeler arasında çıplak tenin bıraktığı ıslak çizgiler görünüyordu; her hareket yeni bir davetiyeydi sikişe. Folloş bedenin ince saç telleri terden yapışmış, göğüs uçları simsiyah taşlar gibi dikleşmişti; bu imalar yeterince cesaret vericiydi. Adam haddinden fazla hevesliydi; elleri masaya vurup kadının beline sıkıca tutunduğunda zaman durdu sanki.

İlk kökleme sert ve derindi; kadın hafif bir iniltiyle karşılık verdi, sesinin tonu hem çaresiz hem de davetkârdı. Amcığını neredeyse yakacak kadar içeri soktuğu her an, kadın daha çok açıldı ona. Sonra hız arttı, vuruşlar keskinleşti ve adamın gövdesi kasılıp gevşerken odanın içinde yankılanan çıtırdamalarla karıştı ağır nefes alışları. “Daha hızlı! Daha derin!” diye bağırıyordu kadın, sesi titrek ama kararlıydı—burası onun sahnesiydi.

Yarağını kadının amcığına sapladıkça aralarında kopmaz bağlar kuruluyordu. Kadın tekmelerle tepki vermedi yalnızca; vücudu dalga dalga titreşimlere teslim olmuştu. Adamın bakışları nefret ile arzu arasında gidip gelirken amcığını kırarcasına dayadı içine; şuursuzca inleten bir dansa dönüşmüştü bu birliktelik. Saçlarını çekiştirdiğinde yarak dipten köklüyor, amcığın dibine kadar sokuşu acı ile haz arasında dönüyordu.

Son hamle geldiğinde ikisi de sınırlarını aşmıştı—kadın çıkardığı yüksek iniltilerle yerinden sıçradı neredeyse ve adam kan ter içinde kalarak boşaldı içine; sıcak sıvısı kadının içini doldururken bedenleri yepyeni bir coşkuyla titredi. Kafeler dedi ki: Bu geceyi unutmayacaklardı… Kim bilir kaç kere biri diğerinin adını haykırırlardı hâlâ?