Üst kat odasından gelen hafif nefesler araya sızarken, 18 yaşındaki üvey kardeş uykusundan yavaşça uyanır ve gözlerini zorlayarak etrafına bakar. İçindeki şehvetli arzu, henüz yatak örtüsüne dolanmamış yeni güne rağmen kendini ele vermektedir. Sabahın erken saatlerinde, koleje gitmeden önce bile amcığını dolduracak adamın varlığına açtır ruhu. Yumuşak ama ısrarlı bir sesle, aşağı kattaki Marco’nun adını fısıldar; büyük kıçının içine gömülmek, onun sert kökünün her santimini hissetmek ister. Kocaman ass’ı üstüne yayılırken, parmaklarıyla kendi sarkık memelerini ovalayıp sertleşmiş uçlarını gıcıklar. İçi kıvranırken, “Ananı siktiğimin amına dayayım,” diye geçirmeden edemez; tam olarak böyle bir pislik kökleme beklemektedir.
Marco sessizce yan odaya süzülür; karanlıkta beliren iri yapısıyla adım sesi bile takip eder bu arzuyu. O an havada elektrik çakar! Başında ona yakışır şekilde acımasızca ve katıksızca dayama başlar. Üvey kız sırtüstü yere serilir ve o devasa yarak, delinmeye hazır kesik gibi anüsünü sökercesine zorlar içeriye. Her girişte kızın acı ile zevk arasında inleyen çığlıkları yükselir; “Dayan şu kıçımı daha!” dercesine arkasını kaldırır. Marco yavaş ve derin dalışlarla kıçının gerdanını didiklerken, kız ise ellerini yorganın altında toprağa kazıyor. Yalak kurusu saksoyu bolca yalamış olacak ki anal köklendiğinde ısırması daha da büyür.
Kıç deliğinden akıtılan sıcak sıvılar birbirine karışır; kız artık sadece dil öğrenir: “Bitir içime… Siktir et!” diye yalvarır bedeni titreyerek ve ağzından salya akarak amcığını hırsla emer gibi bağrını açar. Marco’nun sertliği yerinde durmaz; her köklemede pinpon topu gibi ağzında yankılanan tok sesler duyulur. Sonunda zirveye ulaşırlar—kıçtan patlayan kalın sızıntı, üvey kızın içine dolup amcığından dışarı taşarken bedenler birbirine kenetlenir; çarpıcı bir final olur bütün bu akşamdan kalma açlığın ve bekleyişin sonunda yaşanan bu kirli şölen…