Ufak tefek Leana Lovings Damon’a ağızda kökletiyor

0 views
|

Leana küçük bedeniyle karşısında duruyordu, o minicik amcığını bembeyaz teniyle ilk kez bu kadar yakından görecek olan Damon’un gözlerine bakıyordu. Dudakları kıpır kıpır, nefesi hafifçe ısınıyordu. Yarağını alır almaz sanki içindeki fırtına serbest kalmış gibi hareket etmeye başladı; dili çıkardıkça minik dudaklarını açıyor, amcığın ucunu yalamaya başladığında hırsı artıyordu. Küçük dişi, sert yarakla adeta oynuyor, onu elinin altında şekillendiriyordu. Leana’nın boğazına doğru ilerleyen o kalınlık, onun ufak amcığını derinliklerine kadar sarmaya başladı.

Damon’un sertliği karşısında Leana’nın gırtlağı biraz zorlandı ama vazgeçmedi; aksine hemen ritmi hızlandırdı. Gözleri kapalıydı, iki eliyle adamın kaslı bacaklarını sıkarken, ağzında yumruğunu geçercesine köklüyordu. Yumuşacık dudaklarıyla yavaş yavaş dayama yapıyor, sonra aniden yutkunup amcığını en dibine kadar hapsettiğinde ortaya çıkan o ıslak tıkırtılar odadaki havayı geriyordu. Damon çekişlerini daha da keskinleştirip lezzetli kokusunu burnuna çekiyordu; minik folloşun ağzında esir oluşunun tadını çıkarıyordu.

Leana her seferinde derinleşen sikişte boğazını daha fazla açmaya çalışırken nefesi kesiliyor, hafif hırıltılar salıyordu. Kemerini gevşetip adamın yanağından sarkan ter damlalarını yalarken kendinden geçmiş gibiydi. O minik bedenin içinde büyük bir istek ve hırs vardı; yarak her inip çıkışta boğazının içini delip geçiyor, Leana’yı çıldırtıyordu. Damon azgın azgın sokmaya devam ettiğinde küçük kızın gözlerinden yaşlar süzüldü, ama hiç durmadı.

Sonunda üst üste gelen hızlı inip kalkışlar ve kuvvetli kökleme sayesinde Damon yüksek seviyesi buldu; leğen kemiğine kadar dolan minik folloşun ağzında boşalırken çıkardığı sesler odanın duvarlarından geri dönüyordu. Leana boğazının dibinden akan o sıcak sıvıyla birlikte titreyerek adamın sertliğini tamamen kucaklamıştı; her yanında hissettiği bu yoğun dayama ve inletme ona ipeksi bir zevk yaşatıyor, ufak bedeni iyice rezil oluyordu. Sikiş tam tamamlanınca bile nefes nefese kalmıştı; küçücük amcığından damonun hala yayılan ağır kokusunu içine çekerek kendi acayip sapıklığına yenilmişti.