Lexie Fux, üvey kardeşinin odasında sinsi bir açlıkla doluydu. Gözleri kıvılcımlar saçıyor, dudakları aralanmış nefesini hızlandırıyordu. Yatakta yayılan o kokusuz ama baştan çıkarıcı hava, ikisini de daha fazla tahrik ediyordu. Üvey abisinin sert yasıyla yüzeyde oynayan elleri, onun vücudunda izler bırakmaya başlamıştı bile. Lexie’nin dudakları amcığın ucunu kavradığında, sertliğin nasıl kabardığını daha yoğun hissediyordu. İnce diliyle amcığını yalayarak aşağı doğru kaydırırken, ağzını geniş açıp onu hapsettiği anın dominasyonunda kayboluyordu. Sıkı boğaz hareketleri ve ıslak emişler abisinin belini kendine çekiyor, Lexie’nin derin nefes almasıyla o an iyice kızışıyordu.
Abisi kıvrılmış omuzlarını hafifçe destekleyip onu başından tutarak daha hızlı folloş yaptırtıyordu. Amcığı dilinin dibinde esnerken sapına sertçe vuruyor, Lexie’nin boğazında bıraktığı izler birbirine karışıyordu. O yumuşak dudakların arasında sperm patlatmak için sabırsızlanan adamın yüzündeki vahşi ifade herkesin korkacağı cinstendi. Lexie ise basbayağı zevkten deliye dönmüş, alt bedenini hemen yatağa yatırdıktan sonra bacaklarını sıkıca sardı etrafına.
Sırada sert kökleme vardı artık; üstüne kıvrılarak amcığa bürünen Lexie, her inleyişte derinleşen penisin içinde kendini parçalıyor gibiydi. Abisi dakikalarca durmadan girip çıkıyor; onun içerisine boşalmanın sınırını zorlarken Lexie aralıksız inliyordu. Kocaman göğüslerini sallayarak ritme uyum sağlıyor ve azgınlığını saklamıyordu. Ağır nefesler arasında “Daha sert! Beni kır!” diye bağırtırken amcıkta hissettiği o keskin yanma zevkiyle neredeyse kendinden geçiyordu.
Son hamlede abisi iri elleriyle omuzlarından tuttuğu kızı sımsıkı yakaladı ve içine bolca boşaldıktan sonra Lexie’m yarasına kadar sıkan kalçalarına saplandı. İkisi de titreyerek o doruğa ulaşmıştı; yatakta uzun süre yankılanan nefes alış verişleri fena halde doyumsuz bir geceyi işaret ediyordu. Bedenler bitkin ama ruhlar şehvetle doluydu; kirli arzular böylece gün yüzüne çıkmıştı sonunda.
