Ebony, kara teninin parlaklığını saran o kalın, dolgun bedenin üzerinde geriliyor, beyaz yarakla tanışmanın verdiği kıpırtıyla yüzünde alaycı bir gülümseme beliriyor. O yumurta tenli belin kıvrımları arasında kaybolmak isteyen o kalın am, ilk dokunuşunda bile kadifemsi deriye sertçe nüfuz ediyor. Ebony’nin kocaman dudakları, kalıbına göre ince olduğu belliyken, kibirli bakışlarıyla orayı teslim almaya hazır olduğunu haykırıyor. Yumuşacık amcığını açarken parmaklarını aralarında gezdirip ısındırıyor, her hareketiyle daha da mahvetmeye hevesli olduğunu belli ediyor.
Beyaz adamın iri yarakları Ebony’nin amına dayandığında içerideki o dar kaslar sevinçle sıkışıyor. İlk kökleme hızlı ve acımasız; yorulmaz şekilde girip çıkararak karanlıkta yankılanan seslerle mekânı dolduruyorlar. Ebony sanki bu beyaz yaraktan daha önce hiç tatmamış gibi çaresizce inletiyor ama içine çektiği her sikik ona yeni bir zevk ağırlığı bindiriyor. Göğüsleri havaya kalkıp inip inerken elleri yerde titriyor, “Daha sert… Daha derin…” diye yalvarıyor gibi.
Dayamalar arttıkça Ebony’nin vücudu heyecandan kıvranmaya başlıyor; siyah teni terle kaplı ve amcığı ışık altında parıldıyordu. Beyaz adamın elini kavrayıp karşısına oturduğunda harbiden kafayı yediğini anlıyorsun; kendi yaraklarını da çatlatacakmışçasına güçlü köklemeye devam ediyordu. Dudaklarından çıkan hırıltılarla birlikte kadının amcığı tamamen dolmuştu artık, yaklaşık on beş dakikalık ham sikmenin sonunda var gücüyle bastırıyor ve içini boşaltıyordu.
Ebony önüne kapanıp pantolonundan çıkan kalın yarak çubuğunu ağzına götürdüğinde artık bambaşka bir enerji yayılıyordu ortamda; beyaz adam için çoktan teslim olmuş, kendi içinde de çıtayı zorluyordu. Siktikçe sikenin ritmine kendini bırakmasıyla birlikte yükselen haz dalgaları kudretle patladı ve sonunda ikisi de karanlıkta son nefeslerini vererek birbirlerine küllendi.