Odaya yayılan keskin parfümün kokusu, Christin Black’in tüm cazibesini etrafa saçıyordu. MILF’in yeşil gözleri, karşısındaki adamın üzerine diken gibi saplandı; kocaman göğüsleri hafifçe hırçınca yükselip alçalırken nefesi hızlandı. Adım adım yaklaştılar, o anın ağırlığı havada asılıydı. Adam hızlıca ellerini kadının beliyle buluşturdu, parmakları o yumuşak deriye baskı yaparken Christin’in içine işleyen o sıcak tını yükseldi. Yarağını ilk kez emmeye başladığında dudakları dolgun, ıslak ve açgözlüydü; saksoyu yavaş yavaş derinleştiriyor, adamın amcığını boğazına kadar indirmeye çalışıyordu.
Kadının boğazından çıkan hafif inlemeler, adamın arsızca daha sert çekişler yapmasına sebep oldu. Christin saksoyu bırakıp adamın boynuna sarıldı; o anda yavaşça yere yatırdılar birbirlerini. Göğüsleri aralarında kalırken adam arka arkaya sert dayamalarla göbeğinin derinliklerine giriyordu. Kadın omuzlarını geriye atıp başını arkaya attığında amcığı muntazam biçimde aldı içine; her kökleme darbelerinde ıslaklığı artıyor, amcığın kalınlığı onu eritiyordu. Ardından dizler üstüne kalktı ve arkadan girmesine izin verdi; adam acımasızca derin sokuyor, her itişte içinin tamamını dolduruyordu.
Christin’in amcığına kadar sıvanmışta kalan kılcal damarlar belirginleşti. Sesi odada yankılanıyor; “Ooo… Bastır…” diye inliyordu kadın. Her kökleyişte onun çıldıran bedenini hissedebiliyordun; sırtındaki ter boncuklarıyla beraber geceyi ateşe vuruyorlardı. Son bir seferde sertçe dayanıp onun boşalmasını sağladıktan sonra Christin kendini saldı, ağzından çıkan çıtırtıyla birlikte bedenindeki son kasılmaları yaşadı. Islaklığın kokusu odanın her yerine sinmişti; o andan sonrası sadece nefeslerin telaşlı ritmi kaldı geriye…